Sorumluluk duygusu ve/veya
zorunluluklar canlıları yapmak istemedikleri işlere de mecbur kılar. Seçme
şansınız yoksa rutinlerinizi bir şekilde ve görece olarak da başarıyla
sonuçlandırırsınız.
Hayatı boyunca mecbur olduğu için aynı işi yapan biri olmak
zordur ama bu, imkânsız değildir. O kişi için gerekli motivasyon, çalışma
zorunluluğu olması ve elbette yaptığı işi batırmamasıdır.
Demek ki zorunluluklar ve
sorumluluklar da insan için “motivasyon” unsurudur. Gerçi ortalama bir bilinç
düzeyi oluşmamışsa bu da zor ama…
Fransızlar “isteklendirme”
için motivasyon (motivation)
demişler. Özellikle eğitimciler ve sporcuların sıklıkla kullandığı sözcük dilimize
de öyle bir yerleşmiş ki koparabilene aşk olsun. Peki, motivasyon sağlanır mı
ve sağlanırsa nasıl sağlanır?
Keşke bunun için tek bir
reçete olsa da kolayca halledebilsek ama maalesef yok. Her çözüm için ortama, eldeki
olanaklara ve motive edilecek kişinin yapısına dikkatlice bakmak gerekir.
Herhangi bir konuda
motivasyon üst seviyede bile olsa ortam uygun değilse başarının sağlanması güç
olacaktır. Örneğin, çalışma isteği sağlanmış bir öğrenci için televizyon, evdeki
gürültü, bilgisayar, telefon gibi caydırıcı ve dikkat dağıtıcı unsurlar
odaklanmayı zorlaştıracağı veya sürekli kesintilere neden olacağından başarıyı
da düşürecektir. Demek ki tek başına olumlu düşünceler yeterli değildir. Uygun
ortamın da mutlaka sağlanmış olması gerekir.
Motivasyonu çok düşük ve
çalışma alışkanlığı olmayan biri için ise her şeye yeni baştan başlanması
gerekir. Karar, birlikte alınmalı ve uygulamaya öyle geçilmelidir. Önce ortamın
sürekli uygun olması sağlanmalı sonra
da prosedür belirlenerek, sınırlar kırmızı çizgilerle çizilmeli ve bunlardan
taviz verilmemelidir. Bu anlamda kişi kendi sorumluluklarını sağlayana ve kendi
kendini motive edene kadar kararlı olmakta yarar vardır.
Motivasyon bir fitili
ateşlemek gibidir, ateşledikten hemen sonra geri çekilmek gerekir. Fitile sürekli ateş tutamazsınız; buna ne
kibrit dayanır ne de fitil!
Ayrıca motivasyonu neyle
sağlayacağınızla ilgili olarak da doğru karar vermek gerekir. Maddi değeri olan
şeyler kısa süreli motivasyon için kullanılsa da özellikle öğrenciler için
önerilemeyecek veya çok dikkatli kullanılması gereken bir araçtır. Sürekli
hediyelerle motivasyon sağlanmaya çalışılırsa tüm disiplinler bozulabileceği
gibi kalıcı sorumsuzluklara da yol
açılır.
Her insan takdir edilmek ve
yüreklendirilmek ister. Beğenilmek, onay almak hatta ödül almak yetişkinler
için de motive olmaları bakımından büyük önem taşır. Fakat bu anlamda
çocuklarla yetişkinler arasında farklar vardır.
Ödül verilecekse, sorumluluklarını
yerine getirene değil, çoğunlukla sorumluluklarının üstünde çalışanlara ödül
verilmelidir. Motivasyon sağlama adına görevini yapanlara ödül vermek ise “incelik
ister”. Bu iş hayatında böyle olduğu gibi çocukların eğitiminde de aynı
inceliği gerektirdiği gibi daha fazla önem taşır.
Aman bu bıçak sırtı ayrıma dikkat!
Elbette küçük hoşluklar ve
jestler her zaman olumlu izler bırakacaktır ve olmalıdır da. Ancak bunun da
tadını kaçırmamak lâzım!
Maddi beklenti yaratmak özellikle
eğitimde bir süre sonra anlamını yitirir ve motive etmez!
Şu ana kadar pozitif
motivasyon ve koşulların oluşturduğu olumsuz motivasyondan söz ettim. Bunların dışında
özellikle sporda bazı çalıştırıcı ve antrenörlerin kullandıkları ters motivasyon tekniği de vardır ki bu
neredeyse tüm toplum tarafından sıklıkla ve çoğu zaman orantısız olarak kullanılmaktadır. Sporcuyu ateşlemek için ona
“başarılı olamadığı, beceremediği” yönünde ters sözler söylenerek hırslanması
beklenir. Kimi zaman etkili olan bu yöntem gündelik hayatta çok da verimli
olmaz. Özellikle okul çağındaki çocuklara ve gençlere yapamıyorsun,
beceremiyorsun demekle öğrenciler çoğu zaman hırslanmaz, üstelik demotive
olurlar.
Eğitimde bebek adımlarıyla ve
olumlu değerlendirmelerle yol almak gerekir.
İnsanın bir işi başarmayı
istemesi önemlidir. Bu anlamda, istek azme, azim tutkuya, tutku da başarıya dönüşür. Kişinin kendini
tanımasına, yeteneklerini keşfetmesine, sınırlarını öğrenmesine ve
belirlemesine, zayıf ve güçlü yanlarını görmesine yardımcı olmak en önemli
motivasyondur.
Motivasyonun uzun süreli
olması isteniyorsa kişinin içine tutku yerleştirilmelidir, istek içten değil cepten geçiyorsa çabuk söner.
6 Şubat 2015 - www.egitimajansi.com
Ömer Orhan