Yaşam
ne kadar zengin, doğa ne kadar cömert!.. Kurulmuş olan dengeye hayran olmamak,
saygı duymamak elde değil. Hakkını vermek lazım, her türlü detay düşünülmüş,
eksik bırakılmamış.
Canlılar
çeşit çeşit… Hayatın içinde hayat bulamayan da var, hayatı sonuna kadar yaşayan
da. Aklı olanlarla olmayanlar yan yana dizayn edilmiş. Özellikleri ne olursa
olsun tüm canlıların da bir katkısı düşünülmüş elbet! Sağlayan da var,
sağlamayan da…
Bir
canlıya bağımlı olarak yaşayan ve üzerinde yaşadığı canlıya zarar veren
organizmalara asalak denilmektedir. Bunların, dışarıda konumlananları olduğu
gibi beslendikleri yaşam kaynağının içine girerek oradan besleneni de var. Ortamın
ne olduğu, nasıl olduğu, hijyeni, pisliği onları ilgilendirmez. Tek yaptıkları sömürmek ve üremektir. Kaynakları onları beslemeye devam ettiği sürece de “aidiyetleri” son derece yüksektir. Aman
efendim, öyle bir istikrar ve bağlılık gösterirler ki bırakın asalak olduklarını
anlamayı, baş tacı sanıldıkları bile olur. Baş tacı olurlar mı bilmem ama sıra dışı asalak olarak kabul
edildiklerini öğrendim.
Sıra
dışı asalaklığa örnek vermek gerekirse; karıncayı içten içe yavaş yavaş yiyen
Ophiocordyceps unilateralis olarak bilinen bir mantar var. Tayland’da görülen bu
asalak mantar türü, karıncanın beynine yerleşerek onu kendi başına karar
veremeyecek bir çeşit zombiye dönüştürür. Karınca, ormanın içine doğru
yürüdükten sonra yerden yaklaşık 25 cm yukarıda ve mantarın üremesine elverişli
yapraklara dişleri ile tutunup hareketsiz kalır. Bundan sonra da mantar
kurbanına başka asalakların da bulaşmasını engellemek için karıncanın çevresinde
bir koza örerek ziyafetine devam eder.
Ye
kürküm ye… Ekmek elden, su gölden…
Asalak
deyip geçmeyin, mantarın karıncanın beynini kontrol etmesi ve son olarak
karıncanın çenesini kapalı tutan kaslarını yemesi ise bilim adamlarını şaşırtan
bir ayrıntıdır.
Asalakları
çözebilmek için onlar gibi “düşünmek” gerekir ki elbette bilim insanları o
derece hazırcılığa alışık olmadıklarından olsa gerek kimse onlar gibi
düşünemiyor.
Bazen
bu asalaklık durumu anlaşmalı da olur ki en güzel örneği timsahlardır. Kuşlar
dişlerinin arasını temizlesinler diye ağızlarını açık tutmaları gibi köpek
balıkları da üzerlerindeki asalakları yok etmeleri için küçük balıkların derilerine
yapışmalarına izin verirler.
Besin
piramidinin en üstünde olan fırsatçılar ve asalaklar!
KUTSAL
İTTİFAK!
Aman
siz siz olun aklınızı kullanmayı unutmayın ve duygularınızın da esiri olmayın
ki guguk kuşunun yavrusunu “büyütmek” zorunda kalmayın.
Ömer
Orhan
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder